FSH hormonu, kadınlarda ve erkeklerde üreme sistemi ile ilgili sorunların sebeplerinden biri olabilir. Hipofiz bezi olarak bilinen ve beyinde bulunan salgı bezi, folikül uyarıcı hormonları salgılar. FSH hormonu düşüklüğü, hem kadınlarda hem de erkeklerde hipofiz bezinin aynı işlevi yerine getirmemesi durumunda ortaya çıkar. Kadınlarda folikülleri, erkeklerde ise Sertoli hücrelerini uyararak; bu hücrelerin büyüyüp gelişmelerini sağlar. Bu hormonun önemli miktarda düşük olması, kişideki üreme hücrelerinin gelişim bozukluklarına yol açabilir. Erkeklerde sperm, kadınlarda ise yumurtaların gelişimi üzerinde büyük etkisi olduğundan dolayı, bu hormonun düşüklüğü olumsuz sonuçlar doğurabilir.

FSH hormonunun gereksiz salgılanmasına neden olan bir diğer hormon ise inhibin hormonudur. Bu hormon, hipofiz bezinden FSH salgılanmasını engelleyerek, aynı etkiyi yaratan Sertoli hücrelerinin testislerden testosteron salgılamasına katkıda bulunur. Bu işlemler, mükemmel bir denge ile vücutta işlevini yürütür. Bu denge, yine testislerdeki Leydig hücreleri tarafından salgılanan hormonlar ile sağlanır. Kadınlarda ise bu hormon, yumurtalardaki granüloza hücrelerine etki eder. Kadınlarda oluşan bu hormon ile östrojen hormonu da aynı dengeyi sağlar. FSH hormonunun dengeli bir şekilde salgılanması, doğru şekilde gelişimini tamamlamış üreme hücreleri ve doğurganlığı sağlayabilmektedir. Dengesiz şekilde oluşturulan hormon düşüklüğü, vücutta ciddi problemler meydana getirebilir. Böyle durumlarda ise üremede sıkıntılar yaşanır. FSH hormonunun düşüklüğü kadar, bu hormonun yüksekliği de problem yaratabilir. Kadın ve erkeklerde cinsellik hormonu olarak adlandırılan östrojen ve testosteron da ciddi azalmalar oluşması sonucunda ya da hiç üretilmemesi halinde GnRH salınımı vücutta başlar. Vücutta bulunan hipofiz bezinin salgıladığı hormonlar, erkek ve kadınlarda başka hastalıkları tetikleyebilecek düzeyde olabilir.

FSH hormonu eksikliği, kadınlarda adet düzensizliği gibi durumlarla kendini belli edebilir. Ayrıca çocuk sahibi olmak isteyen kişilerin bu hormon düzeyini kontrol ettirmeleri oldukça önemlidir. Yapılan kontrollerde adet düzensizliği sonucunda değer düşük olsa bile gebelik şansı artmamaktadır. 35 yaş altındaki kadınlarda FSH düzeylerinin yüksekliği, erken menopozun habercisi olarak kabul edilir. FSH hormonu, tek başına menopoz tanısı için yeterli değildir. Ancak menopoz denilmesi için beraberinde adet düzensizlikleri gibi önemli bulguları taşıması gerekir. Çocuk isteyen kişilere yapılan tedavilerde FSH iğneleri uygulanmaktadır. İğneler sayesinde yumurtaların uyarılmasını içeren hormonlar enjekte edilmektedir. Ayrıca menopoza karşı kadının idrarında elde edilen FSH içeren etkiler ile kadındaki hormon dengeleyici sistemde uyarıcı etkiler yaratılır.

Erkeklerde ve kadınlarda istenmeyen bölgelerde aşırı kıllanma artışı meydana gelebilir. Özellikle ergenlik çağında ciddi problemlere sebep olur ve bu ergenlik döneminde de bu hormonlar en yüksek seviyeye ulaşır. Bu hormonun ergenlik döneminin başlangıcında test edilmesi gerekir. FSH hormonunun sayısında artış olduğu çeşitli testler ile yapılacak uygulamalar sonunda belirlenir. Düşüklüğünün sebepleri üremede engel teşkil eder. Ancak bu hormonun yüksekliğinde, özellikle ergenlikte erkeklerde sakal ve bıyık bölgelerinde aşırı kıl oluşumunu sağlar. Ayrıca peniste büyüme, testislerde büyüme gibi problemlere sebep olabilir. Kızlarda ise FSH hormonunun yüksekliği, adet dönemi sonrasında ciddi artış gösteren yumurta gelişimini sağlar. Ayrıca göğüslerde irileşme, vücut bölgelerinde gereksiz kıllanma oluşmasına sebep olabilir. Bu hormon, erkeklerin genç yaşlarında artarak testosteron hormonunun yeterli seviyede olmasını sağlar. İlerleyen yaşlarla birlikte doğal olarak bu hormonlarda azalmalar gözlenir.