Hormon, beden içerisinde yer alan özel bezler yoluyla salgılanan ve
vücutta bulunması gereken dengeyi ve yapısını belirgin bir biçimde değiştiren
ve bedeni harekete geçiren doğal bileşiklerdir. Hormonlar, dolaşım sistemi
içerisinde salgılanmaya başladıktan hemen sonra etki edebileceği organa
doğru yönelmektedir ve bu organa belirli bir şekilde etki etmektedir.
Bedende yer alan bezlerin arasında da mutlaka bir denge bulunmaktadır.
Hormonlar, etki etme sürecini genellikle iki şekilde gösterirler:
Hormon-sinyal sistemi ve hücre içinde gerçekleşen protein sentez sistemidir.
Hormonlar genellikle iç salgı olarak da bilinmektedirler. Üretilmeleri iç salgı
bezlerinde gerçekleşir ve kana yollanırlar. Hormon, kelime anlamı olarak
bakıldığında uyarma veyahut da uyarıcı anlamına gelmektedir. Hormonlar
vücudu tetikleyerek apaçık bir farklılık ya da hareketlilik kazandırırlar.
Genelde birkaç sâniye içerisinde etkisini gösteren hormonlar varsa dahi
birçok hormonun etki başlatması için dakikalar ve hatta bazen saatler geçmesi
gerekebilir. İç salgı bezleri yardımıyla meydana gelmiş olan hormonlar
sistemine diğer bir isim olarak ‘endokrin sistem’ adı da verilmektedir. Vücutta
yer alan her hormonun özellikle de etki ettiği organ ya da dokular( bunlara
diğer bir isim olarak “hedef organ” da denilmektedir). Hücrelerin genelinde
etki edebilen büyüme hormonu ve tiroksin türünde yaygın olan
hormonlar da bulunmaktadır. Fakat bu bahsedilen yaygın ve tesirli hormonlar da
her hücrede istenilen tepkiyi vermemektedir. Bunların arasında yer alan büyüme
hormonu genelde büyümesi gereken ve büyüme ihtimali bulunan organ ve dokularda
etkili olmaktadır.
Hormonlar beden açısından düzenleyici bir yapıya sahiptir. İç bütünlük ya da
vücudun dengesini sağlamak yönünden yardımcıdır
Doğal bir şekilde
üretilen bu kimyasal maddeler bireyin isteği dışında vücut tarafından
üretilmektedir. Büyüme, gelişme en belirgin biçimde hormonlarda ortaya
çıkmaktadır. Özellikle de ergenlik zamanında yüzlerde ortaya çıkan sivilce
ve diğer değişiklikler hormonlardan dolayı
gerçekleşmektedir.
Hormonların Fonksiyonları
- Büyümeye ve gelişimeye yardımcı olmak
- Stres durumunda kontrolü ele alabilmek
- Vücutta enerji üretimi ve enerji depolamak
- Üremek.
Hormonların enzim üretimi ve bu enzimin kana karışması(yani salınım)belirli
bir düzen doğrultusunda gerçekleşir. Hormonlar özel bezler yardımıyla kana
aktarılır ve bu şekilde hedeflediği dokuya ulaşınca sorunsuz bir biçimde etki
etmektedir.
Hormonal bozukluğundan dolayı oluşan hastalıklar
Bu tip hastalıkların başlıca nedeni yine hormonlar ile ilgisi
vardır. Hormonların lazım olandan fazla üretimi ya da hormonların
gerekenden daha az üretilmiş olması hormonun direnç ve yapısında çeşitli
sıkıntıların meydana gelmesine sebep olmaktadır. Hormonların aşırı bir
biçimde salgılanması, bağışıklık sisteminde meydana gelen bozukluklar ya da
iltihaplanma sonucunda gerçekleşir. Bu durum vücudun olduğundan daha da
fazla hormon salgılamasına ve bünyeye zarar vermesine sebep olmaktadır. Bu
söz konusu bölge neresiyse örneğin; bazı bölgelerde gereksiz büyüme, aşırı
hormon salgılama gibi rahatsızlıklara sebep olmaktadır. Hormonların az
salgılanma nedeniyse gerekli olan bezlerin işlevini yitirmesinden
dolayı kaynaklanan bir sorun olarak ortaya çıkmaktadır. Direnç
sorunuysa vücuttaki hormonların hücreye etki edememesinden dolayı
gerçekleşmektedir.